Türk resim piyasası borsalaşmadı

Capital

Eylül 1993

s. 100

“Curator” kavramı henüz Türkiye’de çok yeni. Türkçeye sergi düzenleyicisi olarak çevriliyor. 13 yıldır resim piyasasının içinde olan Beral Madra, kendi deyimiyle Türkiye’nin tek “curator”u. Madra’nın temel amacı, Türk resimlerini dünyaya tanıtmak ve dünya resim borsaları içinde yer almasını sağlamak. Kısacası, sanat yapıtı ihracat ve ithalatı. Birinci ve ikinci İstanbul bienallerinde koordinatör olarak görev alan Madra’nın görüşleri şöyle:

“sanat pazarına danışmanlık yapıyorum. Bu işe yatırım yaptım, ancak karşılığını aldığım söylenemez. Çünkü, Türkiye’deki resim piyasası henüz borsalaşmadı. Türk resim koleksiyoncuları yabancı resim almadığı için, yabancılar da Türk resimlerini almıyor. Önümüzdeki diğer büyük problem ise, Türkiye’de üretilen yapıtların yurtdışın satışının neredeyse imkansız oluşu. Geçici ihracatla yapıtlar yurtdışına çıkıyor. Sonra geri dönmek zorunda. Yurtdışında tanıtım yapmanın önündeki büyük bir engel bu.

Beral Madra olarak şimdiye kadar yurtdışında 6 ayrı sergi ve bienalde, 13 sanatçımızın eserini götürdüm. Bunlardan sadece Girit Minos Beach Sergisi’nde Serhat Kiraz ve Handan Börtüçene’nin eserleri satıldı.

Türkiye’deki resim piyasasının henüz gelişmediğini düşünüyorum. Dönen para fazla değil. En basitinden şöyle düşünebiliriz: kaliteli 20 galeri var. Bunlar yılda 6 sergi düzenlese, her sergide ortalama 20 eser sergilense ve hepsi ortalama 15 milyondan satılsa, ortaya 36 milyar lira gibi bir rakam çıkar.

Zaten bugün piyasayı ayakta tutanlar büyük holdingler. Onlar olmasa krize sürüklenir. Ancak önümüzde bir fırsat var. Eczacıbaşı Grubu’nun kuracağı modern ve çağdaş sanat müzesi. Bu yüzyılın ikinci yarısındaki en büyük sanat yatırımı olacak.”