Yüzyıl boyunca yaşadıklarımız

Modern Sanat ve Kitle

Türkiye’deki modern sanatın yüzyılın ilk yarısında kitleye karşı çıkarak, gittikçe yabancılaşan bir modern sanat değil, devletin kitleye benimsetmiş olduğu değişimlere uyan bir modern sanat olduğunu söylemek zorundayız. Modern sanatın en önemli özelliklerinden birisi, sanatçının öncülüğüne ve başkaldırıcılığına bağlı olarak sanatla birlikte toplumdan uzaklaşmasıdır; sanat karmaşık, gizemli bir olgu durumuna gelmiştir. İzleyici sanat yapıtı karşısında yeni bir algılama süreci yaşamak zorundadır. İzleyicinin zorlanması, sanatı anlamaya çalışması, sanatçıyla izleyicinin buluşma alanıdır. Bu aynı zamanda sanat yapıtı yoluyla eleştirel düşünceye ve felsefeye girme alanıdır. Türkiye’de bu alan henüz oluşum durumundadır.

Türkiye’de geniş kitlenin sanata yabancılaşması ne ölçüdedir?

Geniş kitlenin resime yabancılaştığı söylenemez; manzara ve ölü doğa anlatımcılığı, halk resmi anlatımcılığı gelenektir. Yüzyılın ilk çeyreğinde üretilen resim ‘Batı’ teknikleri ile olsa bile bu anlatımcılığı sürdürmüştür. Sanat nasıl bir değişim geçirirse geçirsin, kitle u alışkanlığından vazgeçmeye niyetli görünmemektedir.

Zaman zaman kitlenin heykele yabancılaştığı söylenmektedir. Burada, temsili heykelin siyasal görüşler açısından saldırıya uğramasını yabancılaşma olarak kabul edemeyeceğiz. Yine kitlenin yabancılaştığı söylenen soyut resim, geleneksel hat ve süslemecilik sanatı içinde yerleştirilerek kitleye sunulmuştur, burada da uzlaşma söz konusudur.  Kübizm, Fütürizm, ve Konstrüktivizm, Dada ve Sürrealizm’in  gerçekleşmemiş olması, köktenci bir yabancılaşmanın oluşumuna olanak vermemiştir. Kitlenin yabancılaşması, yalnız, karşısına sanatın bir ‘batılılaşma’ kurumu olarak çıkarılmasına bağlıdır.

Ayrıca sanatta modern proje bağımsız ve özgür altyapı kurumları ile birlikte (müzeler, enstitüler, sanat pazarı) gerçekleşmediği, devlet güdümünde sürdürüldüğü için, kitlenin tepkilerini ölçmek için veriler yoktur.

Kitle, bütün öteki kurumlar arasında modern sanat kurumlarını tepkisiz bir biçimde kabullenmiştir. Kaldı ki, kitlenin tepkisinin ya da yabancılaşmasının ölçüldüğü yer olan modern sanat müzesi gibi bir kurum Türkiye’de gerçekleşmemiştir.

Pages: 1 2 3 4 5